17 Mart 2009 Salı

Selülit ve Bölgesel Zayıflamada Son Trendler

Sellülit ve bölgesel yağ fazlalıkları vücut güzellik ve estetiğini tehdit eden en inatçı sorunlardan biri. Portakal kabuğu görüntüsünden kurtulmak herhangi bir emek harcamadan hiç de kolay olmuyor. Belki kötü bir rüya ve inanılmak istenmeyen bir gerçek, ama kaçınılmaz.

Sellülit ve bölgesel yağ fazlalıkları vücut güzellik ve estetiğini tehdit eden en inatçı sorunlardan biri. Portakal kabuğu görüntüsünden kurtulmak herhangi bir emek harcamadan hiç de kolay olmuyor. Belki kötü bir rüya ve inanılmak istenmeyen bir gerçek, ama kaçınılmaz.

Neredeyse kadınların % 80’inde görülen bu sorunla yıllar öncesine kadar başa çıkmanın pek başarılı yolları yoktu. Bugün ise tıbbi yöntemlerden, özel tedavi edici cihazlara kadar pek çok alternatif bize duru, pürüzsüz ve sellitlerden yoksun vücutlar vaat ediyor.

Sellülit nedir? Estetik mi,sağlık sorunu mu?
Sellülit aslında hidrolipodistrofi olarak tanımladığımız, cilt altı yağ dokusu ve küçük mikro damarları ilgilendiren bir nevi sağlık sorunu. Bu problem kendisini portakal kabuğuna benzeyen inişli, çıkışı düzensiz bir görüntü şeklinde gösteriyor ve sellülitli bölgelerde elastikiyet ve sıkılık kaybı görülüyor. Özellikle kalça,basen,karın ve baldırlarda görülen bu problem yağ depolanmasının fazla olduğu bölgelerde daha çok oluşabiliyor. Bir tek kilo sorunu ve şişman olan hanımlarda değil, bir çok zayıf kadında da aynı soruna rastlamak mümkün. Tabi ki kadınlardaki hormonlar sellülitlere en sık zemin oluşturan nedenlerden biri. Onun için sellülit problemine erkeklerde çok sık rastlamak mümkün değil.

Sellülit ve bölgesel yağlanmaya yatkınlık yaratan etkenler nelerdir?
Bu etkenler arasında kadının doğal cilt yapısı, özellikle kadınlardaki hormonal düzen ve değişimlerin görüldüğü ergenlik, gebelik, menapoz gibi 3 önemli hormonal değişikliğin yaşandığı dönemler. Ağır, aşırı kalorili besinlerle düzensiz ve yanlış beslenme, vücutta toksit etkiler oluşturan alkol, çay, kahve ve tütünün aşırı miktarda tüketimi, hareketsiz bir yaşam, stres, gerginlik, tuz ve su dengesinde değişikliklere neden olan idrar söktürücü ve mushillerin gelişi güzel kullanımı, düzensiz uyku, kabızlık, karaciğer ve sindirim bozuklukları, metabolik hastalıklar.

Selülit tanısı nasıl konulur?
Sellülit tedavisinde erken teşhis önemli. Aynı zamanda sellülite yol açan faktörleri ortadan kaldırmak da önemli. Böylelikle sellülite neden olan faktörler ortadan kaldırıldığında daha erken ve başarılı sonuçlar alınabilir. Sellülite zemin oluşturan yanlış nedenlerin ortadan kaldırılması ve yanlış alışkanlıkların yerine sağlıklı beslenme, doğru alışkanlıkların getirilmesinde bu sorunların çözülmesinde çok önemli rol oynar. Sellülit tanısı çıplak göz ve el ile muayene ile konulabildiği gibi kontakt termografi dediğimiz yöntemlerle de olabiliyor. Bu yöntem doku sıcaklık farklılıklarını belirleme esasına dayanıyor ve likil kristal içeren plaklar arcılığıyla sellülitli bölgenin genel haritası çıkarılıyor. Böylelikle erken tanı konularak kısa sürelerde önlem alınabiliyor.

Özellikle bölgesel yağlanma ve sellülit sorunu olan kişilerde uyguladığınız tıbbi yöntemler hangileridir?
Sellülit ve bölgesel zayıflamada en çok tercih ettiğimiz tıbbi yöntemler, mezoterapi, karboksiterapi, lipolizis ve kas çalıştırma sistemleridir. Mezotherapy’nin 25 senelik geçmişi, karboksi ve lıpolızis yöntemlerinin ise yaklaşık 5 senelik geçmişleri mevcut. Dünyanın bir çok ülkesinde başarı ile uygulanan bu yöntemler bu konuda eğitimi olan uzman hekimlerce yapılmalı. Başarılı ve doğru uygulamalarda sellülit ve bölgesel yağlanma sorunlarında oldukça azalma ve ya tamamiyle giderme mümkündür.

Son dönemlerde lipolizis denilen yöntemi sık duymuş olduk?
Lipolizis yönteminin amacı vücutta istenmeyen ufak yağ birikintilerini ve topluluklarını ortadan kaldırmak. Aşırı kilo ve şişmanlık sorunu olan kişilerde başarılı sonuç alabilmek için bu yöntem ile birlikte diyet ve egzersiz yapmaları şart.

Hangi bölgelerde ve nasıl uygulanır?
Özellikle kalça, bel bölgesi, sırttaki yağ birikintileri, göbek, karın ön duvarı,diz iç kısımları ve kolda uygulanabilir.
Bu yöntemde çok ince uçlu iğne ile lokal yağlanma olan bölgelere soya fasulyesinden elde edilen fosfolipid maddesi direkt yağ dokuların içine enjekte ediliyor. Soya fasulyesindeki lesitin temel madde yağ bokların yıkılmasında ve çözülmesinde en çok kullanılan ilaçlardan biri. Seans sayısı kişinin probleminin yoğunluğuna göre değişir ve ortalama 2-3 ay sonra bölgesel yağlanmalarda oldukça başarılı sonuçlar alınır. Bugün Amerika ve Avrupada’ki bir çok ülkede uygulanan bu yöntem liposuctionın tahtını sarsacak gibi görünüyor ve hollywoodaki bir çok yıldız tarafından terci ediliyor.

Çok kilolu kişilerde bir tek bu yöntem ile zayıflamak mümkün mü?
Hayır,bu yöntem özellikle bölgesel yağ fazlalıklarında uygulanan bir yöntem,genel vücütta kilo problemi söz konusu olduğunda ise diyet ve egzersiz yapmak şart.

Son zamanlarda özellikle medya ve basında sık rastladığımız karboksiterapi yöntemi hakkında bilgi verir misiniz?
Karboksiterapi metodlu ve kontrollü parametrelerle Co2 gazının deri altına pompalanması ile gerçekleşen bir tedavidir. Co2 gazı ilk olarak Fransada,Royat terminallerinde 1925 yılından beri kullanılmakla birlikte,o tarihten bu yana estetikten tıbbi alanlara kadar birçok alanda uygulanmaktadır.

Karboksiterapinin estetik kullanım alanları nelerdir?
En sık estetik kullanım alanları sellülit,bölgesel yağ doku fazlalıkları,liposuction’dan önce ve sonra,deride kan dolaşımının artması nedeni ile derinin daha çok beslendiği Antiaging bakımlar, yara izi,çatlak bakımlarında.
Bu yöntemde çok ince uçlu iğne ile problemli vücut bölgelerine belirli dozlarda periyodik bir şekilde Co2 gazı enjekte ediliyor,enjekte edilen Co2 gazı sayesinde vücutta oksijenizasyon artışı ve dolayısıyla lipoliz olayı artıyor.Bunun sonucunda damarlarda genişleme,bölgeye giden kan akışında hızlanma,kolllogen,elastin sentezinde hızlanma meydana geliyor.Dolayısıyla bölgede görülen zayıflama ile birlikte genel cilt kalitesinde iyileşme ve elastikiyet artışı gibi durumlar saptanıyor.

Karboksiterapi ile birlikte hangi uygulamalar yapılabilir?
Karboksiterapi ile birlikte bölgede yağ yıkımını artıran mezoterapi ve lipolizis yöntemleri kombine bir şekilde uygulanabilir.

Mezoterapi nedir?
Mezoterapi günümüzde estetik alanında sellülit ve bölgesel zayıflamada en sık kullanılan yöntem sayılır. 1987 tarihinden beri Fransız Tıp akademisi tarafından alternatif tıp tedavileri arasında önemli bir yer alan bu yöntem Fransada yaklaşık 15 in hekim tarafından uygulanmaktadır.
Mezoterapinin kelime anlamı;orta deriye ince uçlu (4-6mm)iğne ile belli açılarla ilacı enjekte ederek bölgeye tedavi sağlamaktır.Enjekte edilen ilaçlar yağ bloklarını yıkımını ve kan dolaşımının artışını sağlayarak düzenli bir şekilde tedaviye devam eden kişilerde sellülit,dalgalanmalar ve bölgesel yağ fazlalık oldukça başarılı sonuçlar sağlar.Seans sayısı kişinin probleminin yoğunluğuna göre değişmekle birlikte minumum 6 seans genelde 8-10 seans şeklinde olur

Mezoterapi estetikten başka hangi alanlarda kullanılır?
Saç dökülme ve canlandırma, yüz gençleştirme ve elastikiyet kayıplarında, alerjik hastalıklarda ,kas ve eklem ağrıları ve daha bir çok tıbbi endikasyon.

Mezotherapy uygulama ne kadar sürer, ağrı yapar mı?
Yöntemin en büyük avantajları arasında seansların kısa sürmesi,iğneler ince uçlu olduğundan çok fazla bir ağrı,acı yapmaması,doğru kişilerce uygulandığında herhangi bir yan etki içermemesi,lokal veya genel anestezi alımına gerek olmamasıdır.Bazen uygulama sonrasında birkaç yerde küçük morluklar gelişebilir.ortalama 5-7günde geçer.

Sellülit oluşmaması için nasıl beslenmeli?
Sellülit oluşumunda en önemli nedenlerden biriside dengesiz ve yanlış beslenmedir. Doğru ve düzenli beslenmeyle,sellülit ve bölgesel yağlanmalar engelleneceği gibi var olan sellülit sorunu da azaltılabilir,Bu konuda en çok kabul edilen tezler ise hareketli,doğal ve sağlıklı beslenme ve toksik madde atıcı sistemlerin günlük hayatımızda var olmasıdır.Dolayısıyla uzman hekim kontrolunde yapılan periyodik kontroller vücutakı hormonal ya da genetik bozukluklar ve dolaşım bozukluğu durumların tesbit edilmesinde oldukça yararlı yöntemlerdir.Bu gibi durumlarda zaman kaybetmeden bu tip sorunların önüne geçilmeli.Sellüliten korunmanın en iyi yolları doğal ve sağlıklı ürünlerle beslenmek ve antioksidan ve A,C,E vitaminler açısından zengin bir besleneme tarzı seçmek,tuz,alkol,şeker ,sigara,tütün,alkol,kızartmalardan uzak durarak sellülit ile mücadelenin daha başarılı haleeldiğini söyleyen Dr.ECZACIBAŞI haftada 4-5 gün 30-45 dakikalık tempolu yürüyüş ve günde en az 2 lt saf su içmeninde sellülit tedavisinde önemli rol oynadığı belirtiliyor.

BESLENMEDE DİKKAT EDİLMESİ EREKENLER
Sellülit ve bölgesel yağlarla mucadele etmeniz için size pratik çözümler öneriyor

*Yiyeceklerinize tuz yerinde baharat,limon ve aromatiklerle tatlandırmaya bakın.
*koyu kahve,koyu çay,gazlı içecek ve kola tüketimine kesin.
*birleşiminde lif oranı yüksek beslenme tarzını seçerek toksik madde atılımını kolaylaştırın.
*Mutlaka günlük içtiğiniz su miktarını artırın.
*Rezene,elma kabukları ve yeşil çayı karıştırarark hazırladığınız bu nefis bitki çayını günde en az 4 kez içmeye çalışın.
Mümkünse her gün bir demet maydanoz,bol bol kreviz,lahana ve enginar yiyin.
*tatlı ihtıyaclarınızı meyve,tatlandırıcı ile hazırlanmış meyve kompostoları ve sütlü tatlı
lardan karşılamaya çalışın.
*Şarküteri ürünlerinden,yağlı soslardan uzak durun.
Kızartmalar yerinde fırın,buğulama ve haşlama yemekleri tercih din.
*Aşırı tuz ve yağ içeren şarküteri ürünlerinden ve yağlı sos ve yemeklerden uzak durun.

Lida Dai Dai Hua Jiao Nang Seo Yarışması

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder