Cep telefonlarından bilgisayarlara kadar çok alanda karşımıza çıkan ekranlara uygulanan yeni teknolojilerle hayat kolaylaşıyor ve gerçeklik hissi artıyor.
Son zamanlarda piyasaya sunulan ve tanıtılan cep telefonları, cep bilgisayarlarında öne çıkan temel özellik dokunmatik ekran. Apple iPhone ile başlayan bu akım diğer markaların ürünlerini de etkiledi. Hatta ve hatta telefonlar dışında dijital kameralara ve dijital medya çalarlara da dokunmatik ekran uygulanmaya başladı. Dokunmatik ekranlar normal ekranlardan çok da farklı değil. Kiosklarda, terminallerde, ATM cihazlarında karşımıza çıkan ilk örnekler sadece aynı anda bir dokunuşu algılayabiliyordu. Cep bilgisayarı gibi daha küçük ekrana sahip cihazlarda dokunmatik kalem ya da diğer adıyla “stylus” gerekiyordu. Günümüzde çoklu dokunuş (multi-touch) ve hareket algılama desteği eklendi, kalem kullanma zorunluluğu kaldırıldı. Elbette bunlar için üreticilerin menüleri sunan yazılımları modifiye etmesi gerekti.
İlk örneklerde kullanılan “resistive” tip dokunmatik ekranlar en ucuz seçenek. Bunlarda yer alan ek katmanlar dokunma algılama işlevini getiriyor. Kötü yanı ekran netliğinin %75 seviyesine inmesi ve darbeler sonucu kolayca hasar görebilme. “Capacitive” tipte bu netlik sorunu aştı ve multi-touch desteğini ekledi. Ancak eldiven giyince ya da stylus kullanınca işe yaramıyor. Multi-touch teknolojisi denince akla ilk gelen Apple iPhone ve iPod Touch oluyor. Ancak MacBook (trackpad), Asus Eee PC (touchpad) ve Microsoft Surface da aynı temelleri kullanıyor. Amaç küçük ekranda kullanım keyfini arttırmak ve performansı yükseltmek. Multi-touch teknolojisi için fareden sonraki en önemli buluş olarak söz ediliyor. Sürükleyin, çevirin, boyutunu değiştirin, komutlar verin; hepsi sadece ekrana dokunarak mümkün.
Windows 7'den tam destek
Bu sene hazır olacak Windows 7 işletim sistemi multi-touch teknolojisini tam olarak destekliyor. Multi-touch adresleme uygulaması, destek veren fotoğraf izleme programı ve Internet Explorer 8 hazır. Elbette bunları kullanabilmek için LCD monitörünüzün donanımsal destek veriyor olması gerekli. Microsoft, Windows 7 ile gelecek multi-touch yeniliklerini kullanma imkânı veren donanımları geliştiren N-Trig firmasına 24 milyon dolar bağışladı. Windows 7'den bağımsız olan diğer çalışmaysa etkileşimli masa olarak bilinen Microsoft Surface projesi. Gerçek ve sanal dünyaları bir araya getiren bu yenilik 2007 yılında Bill Gates tarafından tanıtılmıştı. Windows Vista yüklü olan masa biçimli bilgisayarda multi-touch teknolojisi sonuna kadar kullanılıyor.
Ekran kısmı masa biçiminde hazırlanmış olan bilgisayarda fare ve klavyeye yer yok. Komutlar dokunarak, sürüklenerek veriliyor. Yazmak gerekiyorsa sanal klavye beliriyor. Aynı anda birden çok kişi tarafından kullanılabiliyor. Gelecekte maliyetler azalınca restoran gibi yerlerde kullanılması düşünülüyor. Buradaki dokunmatik ekran çalışmak için farklı sistemler kullanabiliyor. Yani illa capacitive tip olması şart değil. Çünkü ekran boyutu arttıkça özel katman nedeniyle dokunmatik ekran maliyeti çok artabiliyor. Microsoft Surface'ın kenarlara yerleştirilen kameralar sayesinde hareketi algıladığı söyleniyor. İlk olarak AT&T mağazalarına yerleştirilen Microsoft Surface fiyatı 5000 dolardan başlıyor ve 10 bin dolara kadar çıkabiliyor. Ekran genişliğinin 30 inç olduğu unutulmamalı.
Büyük ekranlar için optik alıcılar
Yeni gelişmelerden biri dokunmatik ekranlar için optik alıcılara yer vermek. Bu durumda ekranda özel bir katmana gerek kalmıyor ve artan boyutlarla birlikte maliyet yükselmiyor. Ekranın kenarlarına iki ya da daha fazla imaj alıcısı yerleştiriliyor. Kamera alanına gönderilen kızıl ötesi ışınlara kullanıcı tarafından müdahale edildiğinde konum bilgisi hesaplanıyor. Bu sistemde kullanıcının ekrana dokunması şart değil. Parmağını yakınlaştırması yetiyor ve sonuç olarak çizilme, lekelenme, hasar görme olasılığı azalıyor. Alıcının kapasitesine göre dokunulan kısımda boyut ölçmek de mümkün olabiliyor. Uygulamada özel bir sürücü kurulması gerekmiyor. Sistem, bilgisayara bağlandığında HID uyumlu USB tak-çalıştır cihaz olarak ekleniyor. Ayrıca çalışması için gerekli gücü de USB üzerinden alıyor ve adaptör gerektirmiyor.
NextWindow firması tarafından geliştirilen 1900 Touch Assembly modeli Windows XP, 2000, Vista, 7, MacOS ve Linux ile uyumlu. Multi-touch desteği olduğundan iki elin parmaklarıyla kenarlarından tutup fotoğrafı büyütme/küçültme gibi işlemler mümkün. 50 inç gibi büyük ekranlara bile uygulanabilen optik dokunmatik teknolojisinde görüntü kalitesinde hiçbir kayıp olmuyor. En üste sert cam kaplama yerleştirilirse görüntü kalitesi %92 seviyesinin altına düşmüyor. 40 inç gibi büyük bir ekranda yapılan uygulamada hata payı 2 mm'yi aşmıyor. Ayrıca optik sistem çok hızlı çalışıyor. Saniyede 110 dokunmaya kadar algılama yeteneği var. Komutun sisteme iletilmesi için geçen süreyse 10 ms.. Sunumlar ve alışveriş merkezleri için çok faydalı olabilecek bir teknoloji.
Albatron sayesinde yaygınlaşabilir
Optik dokunma teknolojisini (OTM) kullanan ve multi-touch desteği veren Albatron marka LCD monitör 21.5 inç genişliğinde ve Full HD destekli. DVI, D-Sub ve USB 2.0 bağlantıları var. Dokunma katmanı yerine alıcılar içerdiğinden kalibrasyon gerektirmiyor, görüntü kalitesi yüksek ve parmak izi derdi yok. Ekran boyutu artsa da OTM'in maliyeti yükselmiyor. Multi-touch desteğiyle Windows 7 ile iyi bir ikili oluşturuyor. Mart ayında satışa sunulması bekleniyor ama fiyatı açıklanmış değil. Diğer üreticilerin de bu tür modeller tanıtması bekleniyor. Zaten monitör üreticileri çoktandır önemli bir yenilik sunmamaktaydı. Tepki süreleri hedeflenen süreye düştüğünden beri sadece boyutlar ve fiyatlar değişiyor. Şimdi sırada dokunmatik ekranlar ve bir diğer yenilik olan Stereoscopic 3D teknolojisi var.
Son nesil oyunlarda görüntüler gerçekçi ama daha da iyi olabilir. NVIDIA'nın yeni geliştirdiği 3D Vision teknolojisinde ekran kartı görüntüleri 3D izlemeye uygun hale getiriyor. Ancak sistem ekran kartıyla bitmiyor. NVIDIA'nın set olarak sunduğu özel gözlük ve buna sinyal gönderen verici de lazım. 199 dolar olan bu set dışında geriye kalan monitörün 120 Hz tazeleme yapmasını sağlamak. Normalde LCD'ler ve CRT'ler bu değere çıkamıyor. Maalesef çoğu kullanıcı yeni bir LCD monitör almadan bu teknolojiden faydalanamıyor. Sinemalarda bir süre önce denenmiş olan teknikte kullanıcılara özel tip bir gözlük veriliyor. Daha sonra görüntü ayrı renk kanallarından sunuluyor. Gözlükteki farklı camlar ayrı kanalları farklı göze sununca beyince 3 boyut hissi meydana geliyor. Ekran kartı ve oyunun görevi görüntüyü ayrı renk kanallarına ayırmak. Gözlük ve verici bunu olması gerektiği gibi gözlerimize iletiyor. Monitörün 120 Hz'den düşük tazeleme yapması verimi düşürüyor.
3D gözlükler geri mi dönüyor?
Başta Samsung olmak üzere üreticilerin 3D'ye uygun 120 Hz üstü tazeleme yapabilen modeller sunması yakın. Bu ay gerçekleşecek CeBIT sırasında bu tür LCD monitörler tanıtılabilir. 3D Vision teknolojisinin arkasında olan NVIDIA, monitör üreticilerini teşvik ediyor. NVIDIA'nın vericisi ve gözlükleri arasında kızılötesi iletişim var. Gözlük sürekli olarak aktarılan görüntüye göre uygun biçimde titreşim yaparak en iyi sonucun alınmasını sağlıyor. Bildiğimiz eski karton, ucuz plastik gözlüklerden değil. Destek veren ilk LCD monitörlerden biri Samsung 2233RZ oldu. Yeni teknoloji tam olarak oturmadı. Çünkü yüksek maliyetli yatırım gerektiriyor. Bu tür LCD monitörler yaygınlaşırsa yeni sistem alanların ilgisini çekebilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder